2 Eylül 2025 Salı

Dünyayı yorumlamada bakış açıları

 Bu yazıda insanların günlük siyaseti ve yaşanılan olayları hangi perspektiften yorumladıklarını, bu bakış açılarını ne kadar çeşitlendirebileceğimizi ve bakış açı çatışmaları sonucu ortaya çıkanlar hakkında konuşacağız.

Öncelik olarak bir uyarı yapmak istiyorum, ben birazdan açıklayacağım bakış açılarının birinin tarafıyım bu kesin fakat sizlere kendi bakış açımı övmek veya en iyi bakış açısını bulmak gibi bir gayem yok. Asıl amacım toplumu incelerken farkettiğim insanların aslında birbirleriyle yakın fikirde dâhi olsalar bu bakış açıları yüzünden birbirlerine zıt olduklarını ve zıt kalmaya devam etme istekleri. Evet, uyarıyı ve amacı açıkladığıma göre konuya girebiliriz.

İlk olarak kendimi en yakın hissettiğim bakış açısıyla başlamak istiyorum. Ekonomik perspektifte hayatı incelemek. Burada basit bir siyasetçi veya sosyal medya ağzıyla konuşmamaya gayret edeceğim fakat fazla bir akademik donanıma sahip olmadığımdan bazı açıklamalarım basit ve içi eksik gözükebilir.

Tabii ki pazardaki meyve sebzenin fiyatının çok artması problem olsa da burada bakış açısından kastım bu değil. Burada enflasyon,döviz kurları veya piyasadaki ürünlerin ücretlerinden ziyade sınıfsal ayrımları, toplam sermayenin nasıl dağıtıldığı, alınan kararlarda hangi grubun ekonomik çıkarının öncelendiği üzerine yorumlayacağız. Yani yaşadığımız dünyadaki problemlerin esas olarak ekonomik tercih kaynaklı olduğu, toplumun %1–2'si kapsayan kesimin sermayenin %90–95'ine sahip olmasının ve orada toplanan maddiyatın aşağıya düzgün aktarılamamasının sonucu olduğunu düşünen kesim. Hatta bu sermayenin tepeye sıkışması o kadar büyümeye başladı ki kendinden önceki nesilden fakir olan ilk nesil lafını çokça duymuşsunuzdur. Bunun detayını başka bir yazıda ele alacağım burada sadece tanımlama yapmaya çalışıyorum.

İkinci bakış açısı ise kimlik veya kültür siyaseti. Hayata çoğunlukla buradan bakanlar yaşanılan sorunların içinde bulundukları kültürün veya kimliğin ezilmesinden veya dışlanmasından kaynaklı olduğuna iddia eden bakış açısı. Bunu milliyet kavramından örneklendirmem en doğrusu olacaktır. Dünya’yı milliyetler üzerinden okuyan, illa bir milletin üstünlüğünü değil ülkelere göre bazı milletlerin öncelendirilmesi gerektiğini düşünen ve yaşanan sıkıntıların bu öncelendirmenin yapılmamasından kaynaklı olduğunu düşünen bakış açısı. Burada sadece öncelendirilen değil diğerleri tarafından aşağı konulan birilerinin varlığına inanan ve onları korumayı amaç edinenler de var. Uzun lafın kısası toplumu bir kültür üzerine okumaya çalışan kesimden bahsediyorum.

Üç ve bu yazıda tanımlayacağım son bakış açısı ise kimlik ve cinsiyet bakış açısı. Bu tarafta ise toplumu kadın-erkek üzerinden ve cinsel yönelimler üzerinden değerlendiren taraf. Burayı da anlaşılması için toplumun ataerkil olduğunun ve erkek egemen toplumun diğer kimlikleri ezdiğini ilan edip sorunların buradan kaynaklandığını düşünen kesim.

Evet, uzun da olsa en popüler bakış açılarını tanımlamaya çalıştım. Burada bu bakış açılarının değişilmez olduğundan değil çoğunlukla bu perspektiflerde bakıldığından bahsediyorum. Ufak uyarıdan sonra asıl amaca geçiyorum. Bakış açılarından kaynaklı yaşanan tartışmalar. Şimdi örnek vermek amacıyla sizden hayal kurmanızı istiyorum. Bir toplumda bir cinayet yaşanıyor. Şimdi size bu olayı 3 farklı şekilde sunmak istiyorum. Haber 1: Bir erkek bir kadını sokak ortasında katletti.
Haber 2: Göçmen biri yerli vatandaşı sokak ortasında bıçaklayarak öldürdü.
Haber 3: Çalıştığı işten kovulan işçi,işverenini öldürdü.

Şimdi aynı olaydan 3 farklı haber çıkarmaya çalıştım bu haberleri okuduğunuz duruma göre değerlendirmenizi yapmanızı istiyorum. Örnek sebebiyle ekonomik tarafı pek güçlendiremedim ama genel olarak kavrayabildiğinizi düşünüyorum. Sadece bakış açınıza göre değil medyanın size nereden bakmanızı istediğine göre de soruna karşı tutumunuz değişiyor ve iki farklı haber kaynağından haber alan iki vatandaş belki de aynı fikirde olmasına rağmen farklı düşüncelere girip bir tartışma durumuna geçebiliyor. Bu sadece tek bir haber üzerinden yaptığımız çıkarımdı bir de bunu güzel ülkemin günde insanları farklı yerlere çekebilecek onlarca haber yapılan ortamında nasıl bir duruma soktuğunu düşünmenizi isteyeceğim. Bir de yaşanılan durumun haberi sunuş kaynaklı değil de insanların tercihlerine göre yorumlamasını işin içine katmanızı isteyeceğim.

Böyle bir durumda aynı tarafta sayabileceğimiz iki insanın bile bakış açılarından kaynaklı saatlerce tartışıp, kendilerinin haklı karşısındakini haksız olduğuna dil dökmek için uğraştığını düşünün. Bunu pek düşünmeyin hatta çünkü zaten hayatın her alanında deneyimliyorsunuz.

Burada “sadece bakış açıları farklı diye kavga ediyorlar ne yanlış” gibi bir çıkarımda bulunmak istemiyorum çünkü bakış açısı dediğimiz şey zaten oldukça güçlü bir ayrım silahı. Her insanın kendine özgü bir bakış açısının olması ve bundan kaynaklı tartışılıyor olması oldukça doğal. Benim buradaki çekincem kendi bakış açısının bile farkında olmayıp birbirleriyle bile çelişen ortaya karışık bakış açıları sebebiyle tartışan iki insan ve buna karşı üretilebilecek çözümler.

Son olarak da bu bakış açılarının istenilen duruma göre çeşitlendirilebileceği. Yani kendi bakış açınızı belirlerken bence daha evrensel ve zamanüstü durumları tercih etmek gerekiyor. Toplumda yapılan ayrımları bu saydığım üç durum yerine sağ el ve sol el kullanımına göre bile yorumlayabilirsiniz. Sağ el toplumunun sol elini kullanan insanları üzerine yaptığı baskıdan kaynaklı sorunların çıktığını ve bunun çözümü olarak sol el kullanan insanlara bir ayrıcalık yapılması gerektiğine inanabilirsiniz. Bu sadece 2 dakika düşünerek oluşturduğum bir bakış açısı eğer geliştirmek isterseniz bunu geliştirip bir bakış açısı elde edebilirsiniz. Yani demeye çalıştığım şey, yaşanan sorunların asıl kaynağından kopmak isterseniz her türlü sebebi bulabileceğiniz ve bu genellikle medyanın sorunu oluşturan ekipler tarafından fonlanmasından dolayı asıl problemi görmeniz epeyce zorlaştırılıyor. Eğer toplumda bir problem olduğunda dört bir yandan problemin kaynağı şu diye gösteriliyorsa bilin ki asıl problem gücü elinde bulunduranlar tarafından size gösterilmemeye çalışılıyordur.

Dünyayı yorumlamada bakış açıları

  Bu yazıda insanların günlük siyaseti ve yaşanılan olayları hangi perspektiften yorumladıklarını, bu bakış açılarını ne kadar çeşitlendireb...